kocacım

listen to the pronunciation of kocacım
Türkisch - Englisch

Definition von kocacım im Türkisch Englisch wörterbuch

koca
husband

She hated her husband. - Kocasından nefret etti.

She hated her husband. - O, kocasından nefret etti.

koca
massive
koca
enormous

She lives alone in a house of enormous dimensions. - Kocaman bir evde yalnız yaşıyor.

He has enormous fingers. - Onun kocaman parmakları vardır.

koca
huge

I wanted to buy the huge stuffed bear at Ken's store, but it was not for sale. - Ken'in dükkanındaki kocaman içi doldurulmuş ayıyı almak istedim ama satılık değildi.

This is the first time I've seen a strawberry this huge. - Böyle kocaman bir çileği ilk defa görüyorum.

koca
gargantuan
koca
man

This man is not my husband. - Bu adam benim kocam değil.

They became man and wife. - Onlar karı koca oldu.

koca
large

The universe is a large school. - Evren kocaman bir okul.

I saw a large snake today. - Bugün kocaman bir yılan gördüm.

koca
great

A tiny spark may become a great flame. - Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.

She feared cancer would kill her husband before their great-grandson was born. - O, onların torun oğlu doğmadan önce kanserin kocasını öldüreceğinden korkuyordu.

koca
aged
koca
big

I've got a big week ahead of me. - Önümde koca bir haftam var.

What is that big building in front of us? - Önümüzdeki bu koca bina nedir?

koca
old

Her husband asked her to throw that old hat away. - Onun kocası o eski şapkasını atmasını istedi.

Mary complained about her husband again - the same old story. - Mary kocası hakkında yine yakındı - aynı eski hikaye.

koca
consort
koca
old man
koca
hubby

Mary's hubby is chubby. - Mary'nin kocası tombul.

My hubby and I used to go mountain climbing together. - Kocam ve ben birlikte dağ tırmanışına giderdik.

koca
spouse

A widow is a woman whose spouse has died. - Dul kocası ölmüş bir kadındır.

koca
fellow
koca
feller
koca
the old man
koca
goodman
Türkisch - Türkisch

Definition von kocacım im Türkisch Türkisch wörterbuch

Koca
er
Koca
efendi
Koca
(Osmanlı Dönemi) GANEC
Koca
ağa
Koca
aşir
Koca
erkek
Koca
gübür
Koca
abuşka
Koca
(Hukuk) ZEVC
koca
Bir kadının eşi, zevç: "Koca işinden çıktıktan sonra, borç boğazı aştı."- R. N. Güntekin
koca
Büyük, ulu
koca
Büyük, geniş: "Elinde koca bir paketle döndü."- M. Ş. Esendal
koca
Bir kadının eşi, zevç
koca
Yaşlı, ihtiyar
koca
Büyük, geniş
koca
Yüksek
koca
Kocaman, iri