O günlerde, Amerika Birleşik Krallık'tan bağımsız değildi.
- In those days, America was not independent of the United Kingdom.
O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.
- At that time, Mexico was not yet independent of Spain.
Ben daha özgür olmak istiyorum.
- I want to be more independent.
Apartmanında tek başına olduğunda, bağımsız hissedersin. Odanda tek başına olduğunda, özgür hissedersin. Yatağında tek başına olduğunda, yalnız hissedersin.
- When you're alone in your apartment, you feel independent. When you're alone in your room, you feel free. When you're alone in your bed, you feel lonely.
Oğlum her zaman çok başına buyruktu.
- My son has always been very independent.
Tom çok başına buyruktu.
- Tom was very independent.
Kendi ayakların üzerinde durmak bağımsız olmak anlamına gelir.
- To stand in your own feet means to be independent.
O daha bağımsız olmak istiyor.
- He wants to be more independent.
O bağımsız olarak zengin.
- He's independently wealthy.
Tom bağımsız olarak zengin.
- Tom is independently wealthy.
Anlaşma Texas'ı bağımsız hale getirdi.
- The treaty made Texas independent.
O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.
- At that time, Mexico was not yet independent of Spain.
... an independent is the fact is sold cobol scl universal ...
... prior to becoming an independent kingdom ...