glanzvoll

listen to the pronunciation of glanzvoll
Englisch - Türkisch

Definition von glanzvoll im Englisch Türkisch wörterbuch

glittering
{s} parlak
glamorous
{s} romantik bir çekiciliği olan
glittering
yalabık
glittering
{s} ışıl ışıl
glittering
ışıltılı

Sami ışıltılı bir hayat yaşadı. - Sami lived a glittering life.

Bu ışıltılı aksesuvar senin svetşörtüne uymuyor. Bunu dene! - That glittering accessory doesn't go with your sweatshirt. Try this on!

glittering
pırıldayan
glamorous
çekici

O çekici görünüyordu. - She looked glamorous.

glamorous
cazibeli
glittering
{f} pırılda
glittering
mükemmel
glittering
görkemli
glamorous
{s} göz alıcı

Mary çok para kazanır ve göz alıcı bir yaşam tarzına sahiptir. - Mary earns a lot of money and has a glamorous lifestyle.

glamorous
{s} göz kamaştırıcı
glamorous
{s} büyüleyici

O büyüleyici bir kız. - She's a glamorous girl.

glittering
(sıfat) parlak, ışıl ışıl, göz alıcı, şaşaalı
glittering
{s} göz alıcı
Deutsch - Englisch
glittering
splendid
with great éclat
glamorous
nicht glanzvoll
unglamorous