Paris Hilton and Kim Kardashian are some of today's most famous socialites.
- Paris Hilton ve Kim Kardashian günümüzün en ünlü sosyetelerinden bazılarıdır.
Do you study English every day?
- Her gün İngilizce çalışıyor musun?
Good day, how are you?
- İyi günler, nasılsın?
Sunlight brightens the room.
- Güneş ışığı odayı aydınlatıyor.
Paintings should not be exposed to direct sunlight.
- Tablolar, doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.
I got you a pen as a birthday present.
- Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım.
I would like to give him a present for his birthday.
- Ona doğum günü için bir hediye vermek istiyorum.
As everyone knows, today is a very significant day for us.
- Herkesin bildiği gibi, bugün bizim için çok anlamlı bir gündür.
Today is the hottest day this year.
- Bugün, bu yılın en sıcak günüdür.
The sunshine improved his color.
- Güneş rengini artırdı.
This room doesn't get much sunshine.
- Bu oda çok fazla güneş ışığı almaz.
How many times a day does that bus run?
- O otobüs günde kaç kez çalışır?
How many times does the bus run each day?
- Otobüs her gün kaç kez çalışır?
Sami will maintain his innocence until the day he dies.
- Sami masumiyetini öldüğü güne kadar sürdürecek.
Date of last revision of this page: 2010-11-03
- Bu sayfanın son güncellenme tarihi: 2010.11.03
Which is the date of your birthday?
- Doğum günün hangi tarih?
A warm, sunny day is ideal for a picnic.
- Ilık, güneşli bir gün piknik için idealdir.
Every day they killed a llama to make the Sun God happy.
- Onlar Güneş Tanrısı'nı mutlu etmek için her gün bir lama öldürdü.
I thought doing this would be easy, but we've been working all day and we're still not finished.
- Bunun kolay olacağını düşünmüştüm, fakat bütün gün çalışıyoruz ve hâlâ bitirmedik.
I'm worn out, because I've been standing all day.
- Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.
Güneşli olmasına rağmen, hava soğuktu.
- Güneşli olsa da hava soğuktu.
Güneş çıkmış olsa bile hava soğuktu.
- güneşin çıkmış olmasına rağmen, hava soğuktu.