eintragung

listen to the pronunciation of eintragung
Deutsch - Türkisch
Englisch - Türkisch

Definition von eintragung im Englisch Türkisch wörterbuch

entry
{i} giriş

Dün bloğa bir giriş postaladı. - She posted an entry to the blog yesterday.

Polis zorla giriş izi bulamadı. - The police found no sign of forced entry.

entering
{i} girme

Odaya girmeden önce kapıyı tıklat. - Knock on the door before entering the room.

Eve girmeden önce ayakkabılarınızı çıkarmanız gerekir. - You must remove your shoes before entering a house.

entry
{i} girdi
entry
(Avcılık) baskın
entry
yarışmacı
entry
giriş yeri
entry
geçit
entry
(Bilgisayar) öğe
entering
giriş

Buraya girişiniz yasaklandı. - You are banned from entering this place.

entering
(isim) girme
entry
{i} girme

Evde zorla girme işaretleri yoktu. - There were no signs of forced entry in the house.

entry
Varlık
entry
{i} antre
entry
{i} katılma
entry
geminin manifestosunu verip gümrüğe giriş kaydı yaptırma entrywaymethal
entry
{i} kayıt
entry
{i} madde
entry
(isim) giriş, antre, girme, kalem, kapı, sahneye çıkma, katılma, girdi, madde, kayıt
entry
sahip olarak mülke girme