Bayanın davranışı her zaman onurluydu.
- The lady's behaviour was always dignified.
Eğer balık olarak doğmuşsan, suyun altında ölmenin kızartma tavasında ölmekten daha onurlu olduğunu düşünecek kadar bilgiliyim.
- I am wise enough to think that if one is born a fish, it is more dignified to die under the water than in the frying pan.
Ne ağırbaşlı bir adam!
- What a dignified man!
Tom ağırbaşlı görünmeye çalıştı.
- Tom tried to look dignified.
Ne ağırbaşlı bir adam!
- What a dignified man!
Tom ağırbaşlı görünmeye çalıştı.
- Tom tried to look dignified.