He brought his speech to an end.
- O konuşmasını bitirdi.
Because of the typhoon, my parents ended their trip one day early.
- Tayfundan dolayı ebeveynlerim seyahatlarını bir gün erken bitirdiler.
Are you through with your breakfast?
- Sabah kahvaltını bitirdin mi?
Mary wanted to finish making breakfast before Tom woke up.
- Mary Tom uyanmadan önce kahvaltı hazırlamayı bitirmek istedi.
I never thought we'd end up like this.
- Sonunda böyle bitireceğimizi asla düşünmedim.
What did Tom end up doing?
- Tom ne yapmayı bitirdi?
That concludes our business.
- O, işimizi bitiriyor.
I have to conclude this deal within a week.
- Bir hafta içinde bu anlaşmayı bitirmek zorundayım.
This book is really difficult to finish reading in a week.
- Bu kitabı okumayı bir haftada bitirmek gerçekten zor.
Ann has just finished writing her report.
- Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
My elder brother finished his homework very quickly.
- Ağabeyim çok hızlı bir şekilde ev ödevini bitirdi.
I've finished typing the report.
- Raporu yazmayı bitirdim.
Sami finished the transaction and left.
- Sami işlemi bitirdi ve ayrıldı.