Partide Jack ve Mary'nin yanındaki kimdi?
- Who was at the party beside Jack and Mary?
Masanın yanındaki ne?
- What's beside the desk?
O onun yanına diz çöktü ve onun adının ne olduğunu sordu.
- She knelt beside him and asked him what his name was.
Senin yanına oturabilir miyim?
- Can I sit beside you?
Mary ve John'un dışında odada kimse yoktu.
- There was no one in the room besides Mary and John.
Tom'un dışında birinin o işi almayı istemesi pek olası değil.
- It's unlikely that anyone besides Tom would consider taking that job.
Orada benden başka kimse yoktu.
- There was no one there besides me.
Futbol dışında başka hiçbir hobim yoktur.
- I don't have any other hobbies besides football.
That is beside the point.