Englisch - Türkisch
Definition von any article or separable part of one's assets im Englisch Türkisch wörterbuch
- asset
- varlık
Leyla'nın mal varlıkları donduruldu.
-Layla's assets were frozen.
Birçok kişi bugünlerde varlık açısından zengin ama zaman açısından fakir.
-Many people these days are asset-rich but time-poor.
- asset
- {i} değerli bir nitelik/erdem/beceri
- asset
- {i} değerli şey
- asset
- değerli bir nitelik
- asset
- (Ticaret) paraya çevrilebilir servet
- asset
- kazanç
- asset
- (Ticaret) malvarlığı
- asset
- beceri
- asset
- mal
Fadıl, Leyla'yı bir mal olarak gördü.
-Fadil saw Layla as an asset.
Leyla'nın mal varlıkları donduruldu.
-Layla's assets were frozen.
- asset
- değerli nitelik
- asset
- servet
- asset
- yararlı
- asset
- kıymetli vasıf
- asset
- (isim) varlık, değerli şey, mal, mülk
- asset
- kıymetli şey
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von any article or separable part of one's assets im Englisch Englisch wörterbuch
- asset
any article or separable part of one's assets
Silbentrennung
a·ny ar·ti·cle or sep·a·ra·ble part of one's as·setsAussprache
Resimler
Favoriten