clear, plain, full, different, marked out

listen to the pronunciation of clear, plain, full, different, marked out
İngilizce - Türkçe

clear, plain, full, different, marked out teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

distinct
{s} belirgin

Onun nasıl ilerleyeceği konusunda hiçbir belirgin fikri yok. - He has no distinct idea of how to proceed.

Onlar arasında belirgin bir fark var. - There's a distinct difference between them.

distinct
arı
distinct
(Biyokimya) ayrık
distinct
farklı

Tom'un sağ gözünün altında farklı bir yara izi vardı. - Tom has a distinctive scar under his right eye.

Onun farklı bir İngilizce aksanı var. - She has a distinct English accent.

distinct
bariz

Uzun boy, basketbolda bariz bir avantajdır. - Height is a distinct advantage in basketball.

distinct
ayrı

O, sınıf ayrımlarının ortadan kaldırılmasını savundu. - He advocated abolishing class distinctions.

Bu ayrı bir olasılık. - That's a distinct possibility.

distinct
belli
distinct
{s} açık, belli
distinct
şüphesiz
distinct
(Mukavele) ayrı, farklı; bağımsız
distinct
kesin olarak
distinct
(sıfat) ayrı, farklı, başka; belirgin, açık, aşikâr
distinct
distinctly açıkça
distinct
distinctness vuzuh
distinct
muhakkak
distinct
müstakil
distinct
{s} ayrı, farklı, başka
distinct
farkIıIık
İngilizce - İngilizce
{a} distinct
clear, plain, full, different, marked out