Maybe you'll come back to me?
- Belki bana geri döneceksin?
Maybe we can make a deal.
- Belki de bir anlaşma yapabiliriz.
It will rain perhaps tomorrow.
- Yarın belki yağmur yağacak.
You can add sentences that you do not know how to translate. Perhaps someone else will know!
- Nasıl çevireceğini bilmediğin cümleler ekleyebilirsin. Belki başka biri çevirir!
Maybe we can make a deal.
- Belki de bir anlaşma yapabiliriz.
Maybe Tom has problems.
- Belki de Tom'un sorunları vardır.
Can you possibly help me?
- Belki bana yardımcı olabilirsiniz?
Tom said that he couldn't possibly eat any more.
- Tom artık belki yemek yiyemiyeceğini söyledi.
I probably shouldn't have asked Tom that question.
- Belki de Tom'a bu soruyu sormamalıydım.
I'm probably hungrier than you are.
- Ben belki de senden daha açım.