anything that is sold by itself, especially an article of clothing

listen to the pronunciation of anything that is sold by itself, especially an article of clothing
İngilizce - Türkçe

anything that is sold by itself, especially an article of clothing teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

separate
ayırmak

Manş denizi İngiltere'yi ve Fransa'yı ayırmaktadır. - The English Channel separates England and France.

Karakoram Çin'i Pakistan'dan ayırmaktadır. - The Karakoram separates China from Pakistan.

separate
ayrı

Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir. - Writing two separate words when it should be written as one is a big problem in Norway.

Onların her biri ayrı ayrı ödedi. - They each paid separately.

separate
{f} ayırt etmek
separate
{f} ayrıştırmak
separate
{f} ayrı yaşamak
separate
ayrılma

Tom bana ebeveynlerimin ayrılmadan önce ne kadar süredir evli olduklarını sordu. - Tom asked me how long my parents had been married before they separated.

Tom karısından ve çocuklarından ayrılmayı istemiyordu. - Tom didn't like being separated from his wife and children.

separate
(Kanun) bölünmüş
separate
{f} ayır

Çok sinirliyken iyiyle kötüyü ayırmaya çalışmanın bir faydası yoktur. - It is no use trying to separate the sheep from the goats while in a state of madness.

Guangdong'u Guangxi'den ne ayırıyor? - What separates Guangdong from Guangxi?

separate
(karı koca) ayrı yaşamak
separate
ayırma işareti
separate
{f} dağılmak
separate
ayırma

Doğru ile yanlışı ayırmak her zaman kolay değildir. - It is not always easy to separate right from wrong.

Karakoram Çin'i Pakistan'dan ayırmaktadır. - The Karakoram separates China from Pakistan.

separate
(Askeri) AYIRMAK, BÖLMEK: Bir şeyi başka bir şeyden ayırmak
separate
{s} tek başına olan
separate
tefrik olunmak
separate
(fiil) ayırmak, bölmek, dağılmak, ayırt etmek, ayrıştırmak, kaymağını almak, ayrılmak, ayrı yaşamak, ayrışmak, kopmak, çıkmak
separate
separately ayrı ayr
separate
{s} ayrı, ayrılmış
İngilizce - İngilizce
separate
anything that is sold by itself, especially an article of clothing

    Heceleme

    a·ny·thing that I·s sold by itself, es·pe·cial·ly an ar·ti·cle of cloth·ing

    Telaffuz