İngilizce - Türkçe
a person of queer looks or dress teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- guy
- adam
Ne! Sen hâlâ o adamla birlikte misin? ve biz cevaplarız: Ne yapabilirim! Onu seviyorum!
-What! You're still with that guy? and we answer: What can I do! I LOVE him!
Niçin adamları topluyorsunuz?
-Why were you picking up guys?
- guy
- herif
Tom öyle herifleden nefret eder.
-Tom hates guys like that.
Şu herifi tanımıyor musun?
-Don't you recognize that guy?
- guy
- {f} takılmak
Fransızca çalışıyor olmalıyım ama siz arkadaşlarla takılmak daha eğlenceli.
-I should be studying French, but it's more fun hanging out with you guys.
Tom tam olarak Mary'nin takılmak istediği adam türü.
-Tom is exactly the sort of guy Mary wants to hang out with.
- guy
- ip
- guy
- herifçioğlu
- guy
- alaya almak
- guy
- vento
- guy
- adamcık
- guy
- {f} alay et
Bütün adamlar onunla alay ettiler.
-The guys all made fun of him.
- guy
- halat/adam
- guy
- halatla tutturmak
- guy
- gemi direklerini yerlerinde saptayan halat
- guy
- çıkarılan veya indirilen yükü yerinde tutan halat
- guy
- taklit et
- guy
- i., k.dili. adam
- guy
- {f} alay etmek
- guy
- {f} rezil etmek
- guy
- {f} bağlamak
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
a person of queer looks or dress teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- guy
a person of queer looks or dress
Heceleme
a per·son of queer looks or dressTürkçe nasıl söylenir
ı pırsın ıv kwîr lûks ır dresTelaffuz
/ə ˈpərsən əv ˈkwər ˈlo͝oks ər ˈdres/ /ə ˈpɜrsən əv ˈkwɪr ˈlʊks ɜr ˈdrɛs/
Resimler
Favoriler