very or extremely strong

listen to the pronunciation of very or extremely strong
İngilizce - Türkçe

very or extremely strong teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

main
{s} başlıca

Hinduizm Hindistan'daki başlıca dindir. - Hinduism is the main religion in India.

Otistik insanların yalnızca yaklaşık yüzde 15'i işgücündedir, başlıca nedeni insanların onlar hakkındaki büyük peşin hükümleridir. - Only about 15 per cent of people with autism are in the workforce, mainly because people are so judgemental about them.

main
asıl

Fransızca öğrenmek için asıl nedenin nedir? - What's your main reason for studying French?

Para kazanmak hayatındaki asıl amaçtır. - Making money is his main purpose in life.

main
ana

İngilizcede dilin sekiz ana bölümü vardır:isim,fiil,sıfat,zarf,zamir,edat,bağlaç ve son olarak ünlem. - In English there are eight main parts of speech: noun, verb, adjective, adverb, pronoun, preposition, conjunction and finally interjection.

Birçok küçük kasabaların ana yolları büyük ölçüde Wal-Mart gibi büyük devlerin sayesinde neredeyse bırakılmaktadırlar. - The main streets of many small towns have been all but abandoned thanks, in large part, to behemoths like Wal-Mart.

main
(Bilgisayar) ana ana
main
esasen
main
(Bilgisayar) ana grup

Turun ortasında onlar ana gruptan ayrıldılar. - In the middle of the tour, they became separated from the main group.

main
en önemli

Endişelendiğim en önemli şey endişeli olmadığımdır. - The main thing I'm worried about is that I'm not worried.

main
{i} kuvvet
main
ana Ana / Asıl / Ana grup
main
ana main bearing ana yatak
main
Main Street bir kasabanın çarşı caddesi
main
main deckbaş güverte
main
(İnşaat) ana, esas
main
{i} zor

Birinin ününü sürdürmek zordur. - It is hard to maintain one's reputation.

Baş konuşmacıyı tanıtmak zorunda kalacağımı bilmiyordum. - I didn't know I was going to have to introduce the main speaker.

main
gerektiren sebepler
main
(isim) ana boru, deniz, okyanus, zor, kuvvet, horoz dövüşü
main
(Tıp) Bakınız: Hand
main
{i} okyanus

Güney Yarımküre, çoğunlukla okyanuslardan oluşur. - The Southern Hemisphere is comprised mainly of oceans.

İngilizce - İngilizce
main
very or extremely
blindingly
very or extremely strong

    Heceleme

    ve·ry or ex·treme·ly strong

    Türkçe nasıl söylenir

    veri ır îkstrimli strông

    Telaffuz

    /ˈverē ər əkˈstrēmlē ˈstrôɴɢ/ /ˈvɛriː ɜr ɪkˈstriːmliː ˈstrɔːŋ/