Tom korkunç bir suçun kurbanı.
- Tom is the victim of a terrible crime.
Ken korkunç bir soğuk algınlığı olmuş gibi görünüyor.
- Ken seems to have a terrible cold.
O berbat bir soğuk aldı.
- He caught a terrible cold.
Tom neredeyse bir yerli gibi yazabilir fakat onun telaffuzu berbattır.
- Tom can write almost like a native speaker, but his pronunciation is terrible.
Sigara içmek sağlığınız için çok kötüdür.
- Smoking is terrible for your health.
O gerçekten çok kötü mü?
- Is it really so terrible?
Tom müthiş bir keşif yaptı.
- Tom made a terrible discovery.
O sözcük oyunu müthiştir.
- That pun is terrible.
Yalan söylemek çok kötü bir alışkanlıktır.
- Telling lies is a very bad habit.
Tom şehrin civarında çok kötü bir üne sahiptir.
- Tom has a very bad reputation around town.
Bu yol dehşet verici.
- This road is terrible.
Çok kötü bir ikilemdeyim.
- I am in a terrible dilemma.
Yazma konusunda çok iyisin. Ben kötüyüm.
- You're so good at writing. I'm terrible.
... of California in a very bad mood. This is the Terminator robot. And how did the Terminator ...
... They're very bad in the area of judgment, human thinking, ...