Onlar bugüne kadar iyi komşulardı.
- They have been good neighbors to this day.
Bugün ya da yarın gitmen pek fark yaratmayacak.
- It will not make much difference whether you go today or tomorrow.
Bugün tek başına mı geldin?
- Did you come by yourself today?
Onlar bugüne kadar iyi komşulardı.
- They have been good neighbors to this day.
Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.
- In Germany today, anti-violence rallies took place in several cities, including one near Hamburg where three Turks were killed in an arson attack on Monday.
Bugün Haziran'ın 18'i ve bugün Muiriel'in doğum günü!
- Today is June 18th and it is Muiriel's birthday!
Bu gün tarihe geçecek.
- This day will go down in history.
Bu günün gelmesini bekliyordum.
- I've been waiting for this day to come.
Bugün için uzun süre bekledik.
- We've waited a long time for this day.
Çok yorgunum. Bugün hayatta kalıp kalamayacağımdan ben bile emin değilim.
- I'm so tired. I'm not even sure whether I'll be able to survive this day.
Bugün hava harika fakat bu günlerde hep yağmur yağdı.
- The weather today is great, but lately it's been raining all the time.
Ben şimdi Russia Todayi izliyorum.
- I'm now watching Russia Today.
Annem, şimdiki ev hanımlarının kullandığı ev gereçlerinin hiçbirine sahip değildi.
- My mother had none of the mod cons which are available to today's housewives.
Günümüzde çocuklar okulda yüzmeyi öğrenmektedirler.
- Children learn to swim in school today.
Ana dili Esperanto olan ilk kişi 1904'te doğdu. Günümüzde ise ana dili Esperanto olan birkaç bin kişi var.
- The first native speaker of Esperanto was born in 1904; today there are several thousand Esperanto native speakers.
... be done is longer than the day before. ...
... And so I wanted to avoid doing a paper one day. ...