to send written information to

listen to the pronunciation of to send written information to
İngilizce - Türkçe

to send written information to teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

write
(İnşaat) yazmak

Onun bir imzasını isteyeceğim. Yazmak için bir şeyin var mı? - I'm going to ask him for an autograph. Do you have anything to write with?

O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır. - That's the computer he used to write the article.

write
yazı yazma

Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin. - Give me some paper to write on.

Kütüphane kitaplarına yazı yazmayın. - Don't write in library books.

write
write in bir metne ilave yapma
write
(fiil) yazmak, kaleme almak, kâğıda dökmek, yazı yazmak; bestelemek, yazarlık yapmak; mektup yazmak
write
yaz

O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz. - He never fails to write to his mother every week.

Visual Basic ile programlar yazabiliyorum. - I can write programs in Visual Basic.

write
{f} bestelemek
write
write down yazmak
write
{f} yazı yazmak: He's learning to write. Yazı yazmayı öğreniyor
write
nothing towrite ome about bahsetmeye değmez
write
{f} yazarlık yapmak
write
{f} (bir şeyi) yazmak: Can you write your name? İsmini
write
{f} (wrote, writ.ten)
write
yazma

Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın. - You must not write a letter with a pencil.

Ann, şiir yazmayı sever. - Ann likes to write poems.

write
kaitplik etmek
write
(Sigorta) sigortalamak
write
{f} mektup yazmak

Ben bir mektup yazmak zorundayım. - I have to write a letter.

Mektup yazmak zorunda mıyım? - Do I have to write a letter?

write
teklif etmek
write
yazı ile yermek
write
{f} kâğıda dökmek
İngilizce - İngilizce
write

US) Please write me when you get there.

To send information
transmit
to send written information to

    Heceleme

    to send writ·ten in·for·ma·tion to

    Türkçe nasıl söylenir

    tı send rîtın înfôrmeyşın tı

    Telaffuz

    /tə ˈsend ˈrətən ənˈfôrˈmāsʜən tə/ /tə ˈsɛnd ˈrɪtən ɪnˈfɔːrˈmeɪʃən tə/