Cümle karıştırmak eğlencelidir.
- Sentence mixing is funny.
İşi eğlenceyle karıştırmaktan hoşlanmıyorum.
- I don't like to mix business with pleasure.
Hava bizim göremediğimiz gazların karışımından oluşuyor.
- Air is a mixture of gases that we cannot see.
Hava, çeşitli gazların bir karışımıdır.
- Air is a mixture of various gases.
Bu kahve Java ve Brezilya'nın bir karışımıdır.
- This coffee is a blend of Java and Brazil.
Yükselen güneş gökyüzünü parlak bir renk karışımıyla süsledi.
- The rising sun bathed the sky in a brilliant blend of colours.
Bu kahve harmanını severim.
- I like this blend of coffee.
Mary bir pasta yapmak için malzemeleri karıştırdı.
- Mary mixed the ingredients to make a cake.
Yağ ve suyu karıştıramazsın.
- You cannot mix oil and water.
Unu iki yumurta ile karıştırın.
- Mix the flour with two eggs.
Mary bir pasta yapmak için malzemeleri karıştırdı.
- Mary mixed the ingredients to make a cake.
Tom sütü karıştırıcıya döktü.
- Tom poured milk into the blender.
Bir karıştırıcıda farklı yiyecekleri karıştırabilirsin.
- You can mix different foods in a blender.
İş ve dostluk karışmaz.
- Business and friendship don't mix.
İlaç ve alkol çoğu zaman karışmaz.
- Medication and alcohol often don't mix.
Bir karışıklık olmuş olabilir.
- There might've been a mix-up.
Şekeri tuzla karıştırma.
- Don't mix sugar with salt.
Karıştırma kabında tüm malzemeyi birleştirin.
- Combine all the ingredients in the mixing bowl.
Funds for different purposes are not to be co-mingled.
The rhythm mix sounds muddy.
Mix the egg whites until they are stiff.
I'm almost done mixing this song.
... truly ingenious mix. [ Applause ] ...
... ending mix of related tracks. ...