to complete, as time or distance

listen to the pronunciation of to complete, as time or distance
İngilizce - Türkçe

to complete, as time or distance teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

accomplish
{f} yapmak

İyiyi başarmak için kötülük yapmak gerekli değil. - It's not necessary to do evil in order to accomplish good.

Sanırım Tom yapmak istediği bir şeyi başarabilirdi. - I think Tom could accomplish just about anything he decides to do.

accomplish
(fiil) başarmak, sonuçlandırmak, yapmak, yerine getirmek, üstesinden gelmek; almak (yol, zaman)
accomplish
{f} başarmak, becermek, üstesinden gelmek
accomplish
sonuçlandır

O başladığı şeyi sonuçlandırır. - He accomplishes whatever he sets out to do.

accomplish
{f} yerine getirmek
accomplish
{f} almak yol
accomplish
hayata geçirmek
accomplish
(Tekstil) 1. gerçekleştirmek 2. yapmak (üretmek, çıkarmak, bitirmek)
accomplish
(Kanun) yapıp bitirmek
accomplish
başarıyla sonuçlandırmak
accomplish
başarmak

Büyük işleri başarmak için sadece hareket etmemeliyiz aynı zamanda hayal kurmalıyız; sadece planlamamalıyız aynı zamanda inanmalıyız. - To accomplish great things we must not only act, but also dream; not only plan, but also believe.

Fred başarmak istediği amaçlardan karısına bahsetti. - Fred told his wife about the goals that he wanted to accomplish.

accomplish
sonuçlandir
accomplish
{f} üstesinden gelmek
accomplish
{f} sonuçlandırmak
accomplish
(Mukavele) tamamlamak; başarmak, becermek, üstesinden gelmek
accomplish
başar

Bana yardımcı olsaydın, işi başarabilirdim. - If you had helped me, I could have accomplished the work.

Lindbergh'in tek başına sürekli transatlantik uçuşu kayda değer bir başarıydı. - Lindbergh's solo nonstop transatlantic flight was a remarkable accomplishment.

accomplish
nezaketli
accomplish
{f} zaman
accomplish
ikmal etmek accomplished ikmal edilmiş hünerli
İngilizce - İngilizce
accomplish

He had accomplished half a league or more. - William H. Prescott.

to complete, as time or distance