sanft

listen to the pronunciation of sanft
Almanca - Türkçe
{zanft} yumuşak; uysal; hafif; sakin; hoş
yumuşak; uysal; hoşgörülü; hafif, mutedil
nazikçe
efendilik
İngilizce - Türkçe

sanft teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

gentle
{s} yumuşak ve nazik
gentle
{s} kibar

Tom çok kibar bir insandır. - Tom is a very gentle person.

Sir Harold kibar bir İngiliz beyefendisi. - Sir Harold is a fine English gentleman.

gentle
nezaket
gentle
şefkat

Tom sevgi dolu ve şefkatli bir beyefendi. - Tom is a loving and caring gentleman.

gentle
aheste
gentle
mülayim
gentle
halim
gentle
hafif

O, kapıyı hafifçe itti. - She gave the door a gentle push.

gentle
yavaş

Tom, Mary'yi yavaşça itti. - Tom gave Mary a gentle push.

gentle
tatlı
gentle
nezaketle
gentle
tatlılıkla
gentle
{s} yumuşak

Çocuklarla yumuşak bir sesle konuştu. - She spoke to the children in a gentle voice.

Onun sesi yumuşak ve kibardı. - His voice was soft and gentle.

gentle
{s} hoşgörülü

Yaşlandıkça, daha hoşgörülü oldu. - As he grew older, he became gentler.

gentle
{s} meyli çok az (yokuş)
gentle
şefkatle
gentle
gentlenesstatlılık
gentle
ıIımlı
Almanca - İngilizce
mild
placid
soft
gently

The wind gently kissed the trees. - Der Wind küsste sanft die Bäume.

Tom kissed Mary gently. - Tom küsste Maria sanft.

gentle
mellow
suavely
placidly
smooth
mildly
suave
blandly

İlgili Terimler

sanft geneigt
gently sloping
sanft geschwungen (Berge)
rolling
sanft und gefühlvoll singen/sprechen
to croon
(sanft) einschläfern
to euthanise
(sanft) einschläfern
to euthanize
(sanft) leuchtend
lambent
Er schwenkte den Wein sanft im Glas.
He swilled the wine gently around in his glass/round his glass
Ruhe sanft! (Grabinschrift)
Rest in peace /R.I.P./ /RIP/ (inscription on gravestones)
ein sanft gesungenes Schlaflied
a (gently) crooned lullaby
so sanft wie ein Lamm
as meek as a lamb