Şarkıcı genç insanlar arasında popülerdir.
- The singer is popular among young people.
Genç insanlar popüler müzikten hoşlanır.
- Young people like popular music.
Nixon, 1972 yılı seçimini büyük bir halk oyuyla kazandı.
- Nixon won the election of 1972 by a huge popular vote.
Lorelei bir popüler Alman halk şarkısıdır.
- Die Lorelei is a popular German folk song.
Genelde Japon arabaları denizaşırı ülkelerde daha popüler.
- Generally speaking, Japanese cars are popular overseas.
O genel okuyucular arasında popüler.
- He is popular among general readers.
Yaygın görüşün aksine, Tom o kadar da saf değildir.
- Contrary to popular belief, Tom isn't that naive.
Köpek balığı süzgeci çorbası Çin'de çok yaygındır.
- Shark fin soup is very popular in China.
Tom oldukça sevilen, değil mi?
- Tom is quite popular, isn't he?
Japonya'da onun kadar sevilen başka hiçbir şarkıcı yok.
- No other singer in Japan is as popular as she.
The commonly held in popular estimation are greatest at a distance. - John Henry Newman.
Walls are very big these days.
- Walls are very popular these days.
It's very big these days.
- It's very popular these days.