parla

listen to the pronunciation of parla
İsveççe - Türkçe

parla teriminin İsveççe Türkçe sözlükte anlamı

pärla
boncuk
pärla
sedef
pärla
inci
İtalyanca - Türkçe
konuşuyor

O, sanki bir uzmanmış gibi konuşuyor. - Parla come se fosse un esperto.

Yarın bu vakitte ailesiyle konuşuyor olacak. - Domani a quest'ora starà parlando con la sua famiglia.

Fransızca - Türkçe

parla teriminin Fransızca Türkçe sözlükte anlamı

il parla sérieusement
o ciddi
İspanyolca - İngilizce
chatter, small talk
Türkçe - İngilizce
shone

My father polished his car till it shone. - Babam parlayıncaya kadar arabasını cilaladı.

After the death of Caesar, a comet shone for seven days. - Sezar'ın ölümünden sonra, bir kuyruklu yıldız yedi gün boyunca parladı.

{f} shine

The light shines in the darkness. - Işık karanlıkta parlar.

She had her shoes shined. - O, ayakkabılarını parlattı.

{f} glisten
{f} blaze
{f} sparkle

Her eyes sparkled like diamonds. - Onun gözleri elmas gibi parladı.

Mary's eyes sparkled like diamonds. - Mary'nin gözleri elmas gibi parladı.

{f} shining

The moon is shining brightly tonight. - Bu gece ay parlak bir şekilde parlıyor.

We saw the first star shining in the sky. - Biz gökyüzünde parlayan ilk yıldızı gördük.

{f} glistening
flame

The logs flamed brightly. - Kütükler parlak şekilde alev alev yandı.

coruscate
yıldız gibi parla
feature as the star
İsveççe - İngilizce

parla teriminin İsveççe İngilizce sözlükte anlamı

pärla
gem of
pärla
pearl
pärla
bead
pärla
gem
İtalyanca - İngilizce

parla teriminin İtalyanca İngilizce sözlükte anlamı

che parla bene
well-spoken