Orada yirmi civarında insan vardı.
- There were twenty or so people there.
Neden altı civarında uğramıyorsun?
- Why don't you come over around six or so?
Bir sonraki randevumdan önce hâlâ yaklaşık bir saatim var.
- I still have an hour or so before my next appointment.
O kırk ya da yaklaşık olmalı.
- She must be forty or so.
Bir güne kadar Boston'da kalmayı umuyorum.
- I expect to stay in Boston a day or so.
Bir haftaya kadar iyileşeceksin.
- You will get well in a week or so.
Neden parka falan gitmiyoruz?
- Why don't we go to the park or something?
Bir pizza falan sipariş edebiliriz.
- We could order a pizza or something.
It was about half full or so.