one of the four fundamental forces associated with nuclear decay

listen to the pronunciation of one of the four fundamental forces associated with nuclear decay
İngilizce - Türkçe

one of the four fundamental forces associated with nuclear decay teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

weak
{s} cılız

Çocukluğunda oldukça cılızdı. - He was quite weak in his childhood.

Tom son derece cılız. - Tom is extremely weak.

weak
{s} güçsüz

O, hastalığından sonra hâlâ güçsüzdü. - She was still weak after her illness.

Kadınlar fiziksel olarak erkeklerden daha güçsüzdür. - Women are physically weaker than men.

weak
{s} zayıf

O,İngilizcede zayıftır. - He is weak in English.

Gıda yetersizliği onu zayıf ve bitkin düşürdü. - Lack of food had left him weak and exhausted.

weak
{s} hafif

Kahvemi hafif istiyorum. - I'd like my coffee weak.

Kahvemi hafif severim. - I like my coffee weak.

weak
açık (çay)
weak
mukavemetsiz
weak
argın
weak
açık

Tom açıkçası hâlâ çok zayıf. - Tom is obviously still very weak.

Açık kahveyi tercih ederim. - I prefer weak coffee.

weak
{s} sulu
weak
weakly s
weak
{s} dayanıksız, sağlam olmayan, zayıf: a weak
weak
{s} iradesiz
weak
(Tıp) Kuvvetsiz, zayıf
weak
silik çıkmış
weak
zaaf

İnsan zaafına müsamaha göstermek zorundasın. - You have to allow for human weakness.

weak
{s} silik
weak
hastalıklı
weak
(sıfat) kuvvetsiz, zayıf, cansız, cılız, güçsüz, aciz, dayanıksız, halsiz, iradesiz, hafif, silik, sulu
İngilizce - İngilizce
weak
one of the four fundamental forces associated with nuclear decay

    Heceleme

    one of the four fun·da·men·tal Forc·es as·so·ci·a·ted with nu·cle·ar De·cay

    Türkçe nasıl söylenir

    hwʌn ıv dhi fôr fʌndımentıl fôrsîz ısōsieytıd wîdh nukliır dıkey

    Telaffuz

    /ˈhwən əv ᴛʜē ˈfôr ˌfəndəˈmentəl ˈfôrsəz əˈsōsēˌātəd wəᴛʜ ˈno͞oklēər dəˈkā/ /ˈhwʌn əv ðiː ˈfɔːr ˌfʌndəˈmɛntəl ˈfɔːrsɪz əˈsoʊsiːˌeɪtəd wɪð ˈnuːkliːɜr dəˈkeɪ/