Bill took the blame for the loss.
- Bill kayıp için suçlamayı kabul etti.
His death is a great loss.
- Onun ölümü büyük bir kayıptır.
Between sobs, that lost girl said her name.
- O, kayıp kız hıçkırıklar arasında adını söyledi.
Who has found a lost dog?
- Kayıp bir köpeği kim buldu?
I found my car missing.
- Arabamı kayıp buldum.
A ring and some cash are missing.
- Bir yüzük ve biraz nakit kayıpi
Tom has been gone since yesterday.
- Tom dünden beri kayıp.
All my books are gone.
- Tüm kitaplarım kayıp.
A lost dog strayed into our neighborhood yesterday.
- Kayıp bir köpek dün bizim çevreye girdi.
A possible side effect of the contraceptive pill is a loss of sex drive.
- Doğum kontrol haplarının olası bir yan etkisi, cinsel dürtüdeki kayıptır.
After a battle casualties are usually heavy.
- Bir savaştan sonra kayıplar genellikle ağırdır.
No other casualties have been reported.
- Başka hiçbir kayıp rapor edilmedi.
Where is the lost and found?
- Kayıp eşya bürosu nerede?
I found the lost ball in the park.
- Kayıp topu parkta buldum.