I'll give you as many as you like.
- Sana istediğin kadar çok sayıda vereceğim.
This is about as many as the United States has.
- Bu yaklaşık ABD' nin sahip olduğu kadar çok sayıdadır.
He earns three times as much as I do.
- O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor.
Tom didn't love Mary as much as she loved him.
- Mary'nin onu sevdiği kadar çok Tom Mary'yi sevmiyordu.
Do we really need this much food?
- Bu kadar çok yiyeceğe gerçekten ihtiyacımız var mı?
I haven't had this much fun in years.
- Yıllardır bu kadar çok eğlenmedim.