Most virgins have an intact hymen.
- Çoğu bakirenin sağlam bir kızlık zarı vardır.
When a girl has sex for the first time, her hymen ruptures and bleeds.
- Bir kız ilk kez seks yaptığında, onun kızlık zarı parçalanır ve kanar.
He married a Canadian girl.
- O, Kanadalı bir kızla evlendi.
Betty is a pretty girl, isn't she?
- Betty güzel bir kızdır, değil mi?
What's your mother's maiden name?
- Annenizin kızlık soyadı nedir?
What's Mary's maiden name?
- Mary'nin kızlık soyadı ne?
The girl released the birds from the cage.
- Kız kuşları kafesten serbest bıraktı.
The girl let the bird loose.
- Kız kuşu serbest bıraktı.
A good daughter will make a good wife.
- İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
He was impatient to see his daughter.
- Kızını görmek için çok sabırsızdı.
That girl whose hair is long is Judy.
- Saçı uzun olan kız Judy.
That girl who has long hair is Judy.
- Uzun saçlı o kız Judy'dir.
The girls wore grass skirts and had flowers around their necks.
- Kızlar çim etekler giyiyordu ve boyunlarında çiçekler vardı.
Do those girls wear white skirts?
- O kızlar beyaz etek mi giyiyor?
Once upon a time there lived a king and queen who had three very beautiful daughters.
- Bizr zamanlar, üç çok güzel kızı olan bir kral ve kraliçe yaşardı.
I've got a queen of hearts.
- Benim bir kupa kızım var.
I resent the way he treated me.
- Onun bana davranma şekline kızıyorum.
There was enormous resentment over high taxes.
- Yüksek vergiler hakkında büyük bir kızgınlık vardı.
Most virgins have an intact hymen.
- Çoğu bakirenin sağlam bir kızlık zarı vardır.
In the Torah Lot offers his virgin daughter's to be gang raped.
- Tevrat'ta Lut, bakire kızını toplu tecavüze uğraması için sunuyor.
Betty is a pretty girl, isn't she?
- Betty güzel bir kızdır, değil mi?
He married a Canadian girl.
- O, Kanadalı bir kızla evlendi.
Tom loves fried chicken.
- Tom, kızarmış tavuk seviyor.
Dad uses fire to roast a chicken.
- Babam tavuk kızartmak için ateş kullanır.
Since 1990, eleven female students received the award.
- 1990'dan beri on bir kız öğrenci ödül aldı.
Tom has a lot female friends.
- Tom'un çok sayıda kız arkadaşı var.
The mother missed her daughter who was away at college.
- Anne üniversitedeki kızını özledi.
In November of 1996, Mars Global Surveyor began a 10 month mission to the Red Planet.
- Mars Global Surveyor Kasım 1996'da kızıl gezegene olan 10 aylık bir göreve başladı.
The maid gave up her job.
- Hizmetçi kız, işinden ayrıldı.
Mary went back to using her maiden name.
- Mary tekrar kızlık adını kullanmaya başladı.
The beautiful maiden sat on the top of the rock and combed her golden hair in the sunshine.
- Güzel genç kız kayanın tepesine oturdu ve güneşte altın rengi saçlarını taradı.
What's your mother's maiden name?
- Annenin kızlık soyadı nedir?
Dad uses fire to roast a chicken.
- Babam tavuk kızartmak için ateş kullanır.
I saw a video of a man who can fry chicken without using tongs.
- Maşa kullanmadan tavuk kızartabilen bir adamın videosunu izledim.
Tom gave his daughter a stuffed bunny.
- Tom kızına bir doldurulmuş tavşan verdi.
Mary wore bunny slippers.
- Mary kız terlikleri giydi.
Jill is the only girl in our club.
- Jill Kulübümüzde tek kız.