in opposition or collision with something

listen to the pronunciation of in opposition or collision with something
İngilizce - Türkçe

in opposition or collision with something teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

against
{e} karşı

Sıkıntılı günlere karşı biraz para biriktirmelisiniz. - You should save some money against a rainy day.

Üniversite arkadaşım terör karşıtı. - My university friend is against terror.

against
{e} aykırı

Google Translate, Ubuntu Çevirileri için yeterince iyi değildir. Ayrıca bu, Ubuntu ilkesine de aykırıdır. - Google Translate is not good enough for Ubuntu Translations. Furthermore, this is against Ubuntu policy.

O, yasalara aykırıdır. - That's against the law.

against
{e} karşısında

Yen'in dolar karşısında değer kaybetmesi bekleniyor. - The yen is expected to lose value against the dollar.

Avrupa para birimleri dolar karşısında zayıfladı. - The European currencies have weakened against the dollar.

against
ters olarak
against
{e} karşı: against the current akıntıya karşı. a vaccine against the flu gribe karşı bir aşı
against
-e değecek şekilde
against
(Ticaret) mukabili
against
(Ticaret) karşılığı
against
karşılaştırarak
against
e karşı
against
karşı olmak

Nükleer savaşa karşı olmak için kuantum fiziğinde bir doktoraya ihtiyacın yok. - You don't need a PhD in quantum physics to be against nuclear war.

against
-e doğru
against
-e karşı
against
over against ona karşı
against
edat karşı
against
{e} aleyhinde, karşı: a vote against the
against
O adam reform düşmanıdır
İngilizce - İngilizce
against
in opposition or collision with something

    Heceleme

    in op·po·si·tion or col·li·sion with some·thing

    Türkçe nasıl söylenir

    în äpızîşın ır kılîjın wîdh sʌmthîng

    Telaffuz

    /ən ˌäpəˈzəsʜən ər kəˈləᴢʜən wəᴛʜ ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ɪn ˌɑːpəˈzɪʃən ɜr kəˈlɪʒən wɪð ˈsʌmθɪŋ/