i̇nitial teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- initial
- {i} ilk harf
- initial
- {i} baş harf
O büyük, ihtiyar meşe ağacının dibinde çimlere uzanıp, gövdesine adlarımızın baş harflerini kazıyacağım.
- I'm going to lay you down in the green grass underneath that big old oak tree and then carve our initials into its trunk.
Çift baş harflerini meşe ağacına kazıdı.
- The couple carved their initials in an oak tree.
- initial
- {s} baştaki
- initial
- {s} ilk
Benim ilk varsayımım doğruydu.
- My initial assumption was correct.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
- In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
- initial
- {s} baş
Başlangıçta at etini beğenmedi.
- She didn't like horsemeat, initially.
Onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.
- After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.
- initial
- başlangıçtaki
- initial
- {i} birinin adı veya soyadının baş harfi
- initial
- (Tıp) inisyal
- initial
- paraflamak
- initial
- (Tıp) inisiyal
- initial
- {s} baştaki, birinci, ilk
- initial
- önceki
- initial
- parafe etmek
- initial
- {i} önses
- initial
- kelimenin ilk harfi
- initial
- başlangıç
Enflasyon bu yıl başlangıçta düşündüğümüzden daha kötü olacak.
- Inflation this year is going to be worse than we initially thought.
Eflatun rengine başlangıçta Tyrian moru denirdi.
- Mauve was initially called Tyrian purple.
- initial
- (Tıp) Bir olayın başlangıcına ait, inisiyal
- initial
- (Askeri) BAŞLANGIÇ: INITIAL COSTS (SET-UP COSTS): İLK MALİYETLER
- initial
- Initial Teachlng Alphabet okumayı öğrenmek için İngilizce bir fonetik alfabe
- initial
- initiallybaşlangıçta
- initial
- kısa imza atmak
- initial
- (Mukavele) önceki, evvelki, ilk
- initially
- ilk olarak
- initially
- (Hukuk) başlangıçta
Dan o onun bir kaza olduğunu söylediğinde başlangıçta Linda'ya inanmıştı.
- Dan initially believed Linda when she said that it was an accident.
Enflasyon bu yıl başlangıçta düşündüğümüzden daha kötü olacak.
- Inflation this year is going to be worse than we initially thought.
- initially
- z. ilkin, başta, başlangıçta, önce
- initials
- baş harfler
- correct two initial capitals
- (Bilgisayar) ilk iki büyük harfi düzelt
- initial
- ilkel
- initial
- (Bilgisayar,Dilbilim) ön
Tom okulun önündeki büyük meşe ağacına adının baş harflerini kazıdı.
- Tom carved his initials on the large oak tree in front of the school.
- initial approach fix
- (Havacılık) ilk yaklaşma fiksi
- initial caps
- (Bilgisayar) başlangıç harfleri
- initial conditions
- (Çevre,Teknik) başlangıç koşulları
- initial cost
- (Askeri) ilk maliyet
- initial costs
- (Askeri) ilk maliyetler
- initial margin
- (Ticaret) başlangıç teminatı
- initial measurement
- (Ticaret) başlangıç ölçümü
- initial page
- (Bilgisayar) başlangıç sayfası
- initial program
- (Bilgisayar) başlangıç programı
- initial recognition
- (Ticaret) ilk kayda alım
- initial settings
- (Televizyon) başlangıç ayarları
- initial size
- (Bilgisayar) başlangıç boyutu
- initial test
- (İnşaat) başlangıç deneyi
- initial training
- (Askeri) başlangıç eğitimi
- initial value
- (Bilgisayar) başlangıç değeri
- initial vector
- (Askeri) ilk vektör
- initially
- ilkin
- initially
- önce
- initials
- (Bilgisayar) ilk harf
- initials
- ismin baş harfleri
- initials
- (Havacılık) ilkler
- initial advertising
- tanıtım reklamı
- initial approach
- ilk yaklaşma
- initial bath
- başlangıç banyosu
- initial boiling point
- başlangıç kaynama noktası
- initial capital
- başlangıç sermayesi
- initial colour
- başlangıç rengi
- initial compression
- ilk kompresyon
- initial condition
- başlangıç koşulu
- initial dose
- ilk doz
- initial dryness
- ilk kuruluk
- initial expenses
- işe başlama giderleri
- initial expenses
- kuruluş giderleri
- initial instruction
- başlangıç komutu
- initial ionizing event
- ilk iyonlaşma olayı
- initial load
- ilk yük
- initial material
- ana madde
- initial object
- başlangıç nesnesi
- initial order
- başlangıç komutu
- initial orders
- başlangıç komutları
- initial point
- başlangıç çekidi
- initial point
- başlangıç noktası
- initial position
- başlangıç konumu
- initial pressure
- başlangıç basıncı
- initial program load
- başlangıç programı yükleme
- initial program loader
- başlangıç program yükleyici
- initial salary
- ilk maaş
- initial speed
- ilk hız
- initial speed
- başlangıç hızı
- initial state
- ilk hal
- initial state
- başlangıç yağdayı
- initial state
- başlangıç durumu
- initial stress
- ilk gerilim
- initial temperature
- ilk sıcaklık
- initial tracking range
- başlangıç tarama menzili
- initial uniformity
- ilk düzgünlük
- initial value
- ilk değer
- initial value problem
- başlangıç değer sorunu
- initial velocity
- ilk hız
- initially
- önceden
- initially
- baştan
- initials
- bir ismin baş harfleri
- historiated initial
- historiated ilk
- initial an accord
- bir anlaşma ilk
- initial analysis
- ilk analizi
- initial appearance
- İlk görünüm
- initial assessment
- ilk değerlendirme
- initial burst
- ilk patlama
- initial cost
- Kuruluş maliyeti
- initial easily removable rust
- İlk kolayca çıkarılabilir pas
- initial fee
- başlangıç ücreti
- initial instructions
- başlangıç komutları
- initial ionization
- ilk iyonlaşma
- initial letter
- ilk harfini
- initial offering
- Halka arz
- initial phoneme
- bir sözcüğün ilk sesi, başlangıç sesi, önses
- initial rate
- (Kimya) Başlangıç hızı
Initial rate of reactionn is about equal to 2 mg/ml/min.
- initial settlement
- on anlaşma
- initial stage
- ilk sahne
- initial state
- ilk durum
- initial step
- ilk adım
- middle initial
- orta ilk
- parent initial
- Aile imzası, anne-baba imzası
- such an initial soak
- Böyle bir ilk emmek
- Industrial Operations Command; initial operational capability; intelligence oper
- (Askeri) Endüstriyel Harekatlar Komutanlığı; ilk harekat kabiliyeti; istihbarat harekatları merkezi; soruşturma harekatları merkezi
- bring lower yarn suction arm in initial position
- (Tekstil) alt iplik emiş kolunu başlangıç poz. getirmek
- cam system initial position
- (Tekstil) kam değiştirme tertibatı temel ayarı
- implementing arrangement; information assurance; initial assessment
- (Askeri) uygulama düzenlemesi; bilgi güvenliği; ilk değerlendirme
- initial a document
- paraf atmak
- initial a document
- parafe etmek
- initial active duty training
- (Askeri) İLK FAAL GÖREV EĞİTİMİ: Tatminkar bir şekilde tamamlandığı zaman eğitim görmüş bir mensubunu bir askeri uzmanlıkta yetiştiren, ön hizmet dışı gönüllüler için kanun veya nizamnamelerle konulmuş yedek eğitimi faal görevi
- initial adjustment
- ilk ayar
- initial aiming point
- (Askeri) İLK TEVCİH NOKTASI: Muhtelif hedef istikametlerinin açılarını ölçecek bir müracaat hattı (reference line) tesis etmek üzere, silahın tevcih edildiği nokta. Bu müracaat hattından hedef istikametini gösteren nişan noktalarının istikameti tayin edilir. Bu tevcih usulü, görmeyerek nişan almada (indirect laying) kullanılır
- initial approach
- (Askeri) İLK YAKLAŞMA: 1. Cihazla yaklaşma usulünde, bir uçağın ilk yaklaşma sabitini veya noktasını geçtiği ve orta veya nihai yaklaşmaya girmek üzere manevra yaptığı bölüm. Orta sabit veya noktada veya orta bölüm tespit edilmemişse nihai yaklaşma sabiti veya noktasında sona erer. 2. Bir uçağın görerek yaklaşmasının, gidilecek havaalanının üstüne gelmeden hemen evvelki veya havaalanına nihai yaklaşmanın başlatıldığı rapor verme noktasının üstündeki bölümü
- initial approach area
- (Havacılık) ilk yaklaşma alanı
- initial approach area
- (Askeri) İLK YAKLAŞMA BÖLGESİ: Daha önceki son seyrüsefer tespiti yada parekete ile mevki tayini ile gerek bir aletli yaklaşmanın yapılması için kullanılacak tesis gerekse ilk yaklaşmanın sona ermesini ayırma maksadıyla kullanılan bu gibi bir tesisle ilgili bir nokta arasında kalan belirlenmiş genişlikteki bir bölge
- initial approach area
- (Askeri) ilk yaklaşma bölgesi
- initial approach fix
- (Askeri) ilk yaklaşma nirengisi
- initial assembly area
- (Askeri) İLK TOPLANMA BÖLGESİ: Derinliğine birden fazla toplanma bölgesine ihtiyaç gösteren taktik durumlarda, savunma mevziine veya taarruza hazırlık için gidilecek toplanma bölgesine gitmeden önce toplanılan bölge
- initial beachhead
- (Askeri) ilk kıyı başı
- initial beachhead
- (Askeri) İLK KIYIBAŞI: Bak. "beachhead"
- initial bomb release line
- (Askeri) İLK BOMBA SALIŞ HATTI: Savunulan bir saha veya hedef etrafındaki mevhum bir hat. Bir bombardıman uçağı bu saha veya hedefin yakın kenarına isabet temini için, ilk bombalarını, bu hat üzerinde salar. Bak. "bomb release line"
- initial bridgehead
- (Askeri) ilk köprü başı
- initial bridgehead
- (Askeri) İLK KÖPRÜBAŞI: Bak. "bridgehead"
- initial bulk stock
- (Askeri) GÖTÜRÜ STOK: Özel kullanma esasına dayanan dağıtım tecrübesi edinmek ve tam stok seviyelerini tespit etmek üzere, gerekli süre içinde ikmali yapılan depo veya garnizon stokları
- initial call for fire
- (Askeri) ilk ateş isteği
- initial cells
- (Botanik, Bitkibilim) ilk hücreler
- initial charge
- ilk doldurma
- initial classification
- (Askeri) İLK SINIFLANDIRMA (HV.): Lackland Askeri Eğitim Merkezi'nde testi müteakip yapılan sınıflandırma. Bu sınıflandırma; ya kalifiye personele kurs görmemiş uzman olarak 3 seviye Hava Kuvvetleri ihtisas kodu ya da hizmete ilk katılan acemilere yardımcı olarak, Hava Kuvvetleri ihtisas kodu verilmesinden ibarettir
- initial clothing monetary allowance
- (Askeri) İLK NAKDİ GİYECEK İSTİHKAKI: Bak. "clothing monetary allowance"
- initial col width
- Başlangıç Sütun genişliği
- initial compression
- ilkel basınç
- initial concurrent spare parts
- (Askeri) GENEL İHTİYAÇ YEDEK PARÇALARI: Malzemeyi kullanan teşkiller ile bakım teşkillerinin ilk dağıtım ihtiyaçları ve kademeler için bir yıllık tahmini üs depo ikmal ihtiyaçlarını ve ayrıca ilgili malzeme ile kullanılabilecek herhangi bir ek dağıtım ihtiyacını karşılamak için gerekli yedek parçalar
- initial condition
- (Gıda) ilk koşul
- initial consideration
- (Kanun) ön bedel
- initial contact report
- (Askeri) İLK TEMAS RAPORU: Bak. "contact report"
- initial contribution
- (Sigorta,Ticaret) başlangıç katkı payı
- initial conversion ratio
- (Nükleer Bilimler) başlangıç dönüşüm oranı
- initial cooling
- (Nükleer Bilimler) ilk soğutma
- initial declaration
- ön açıklama
- initial decree
- (Kanun) önceki hüküm
- initial degree
- (Fizik) başlangıç derecesi
- initial demand
- (Askeri) İLK TALEP: Daha önce temin edilmeyen ikmal maddelerinin ilk dağıtımı için yapılmış bir istek
- initial diagnosis
- öntanı
- initial dip
- (Jeoloji) başlangıç dalımı
- initial directive
- (Askeri) harekat başlama direktifi
- initial draft plan
- (Askeri) İLK TASLAK PLAN: Çıkaran karargah tarafından taslak olarak hazırlanan ve koordine edilen ve diğer askeri karargahlarla harici koordinasyona hazır olan plan. Çıkaran komutan tarafından direkt olarak uygulanamaz ancak bir acil durum olması halinde komutan tarafından verilmiş hareket emri için temel oluşturabilir. Bak. "draft plan", "coordinated draft plan", "final plan", "operation plan"
- initial draft plan
- (Askeri) ilk taslak plan
- initial dryness
- başlangıçtaki kuruluk
- initial entry into military service
- (Askeri) ASKERİ HİZMETE İLK GİRİŞ: ABD Silahlı Kuvvetlerinin herhangi bir kuvvetinde tayini gönüllü veya celp yoluyla askere almayla ilk defa askeri statüye (faal görev veya ihtiyat) giriş. Tayin; subay veya astsubay; Silahlı Kuvvetlerin Harp okullarına askeri öğrenci veya deniz subay adayı olarak giriş veya sivil bir kuruluşta ABD Deniz İhtiyat Subayları Eğitim Sınıfı eğitimi için deniz subay adayı; ABD Deniz İhtiyatı olarak olabilir
- initial environment
- (Bilgisayar) başlangıç ortamı
- initial equity
- (Ticaret) başlangıç portföy değeri
- initial erection
- (Havacılık) ilk yerleştirme
- initial expenses
- (Ticaret) başlangıç giderleri
- initial fire message
- (Askeri) İLK ATEŞ İSTEĞİ: Bak. "initial fire request"
- initial fire message
- (Askeri) ilk ateş isteği
- initial fire order
- (Askeri) İLK ATEŞ EMRİ: Bak. "initial fire request"
- initial fire request
- (Askeri) İLK ATEŞ İSTEĞİ: Topçuda gözetleyici subay tarafından ateş idare merkezine gönderilen bir haber veya istek. Bu istek, bir hedefin ateş altına alınmasına başlamak için lüzumlu olan esasları ihtiva eder. Buna "initial fire message", "initial fire order" da denir
- initial firing point
- (Askeri) İLK ATEŞ NOKTASI: Taarruz eden kıtaların ateş açacakları ilk mevzi
- initial firing position
- (Askeri) İLK ATEŞ MEVZİİ: Taarruz eden kıtaların düşmana ateş açtıkları ilk mevzi
- initial force
- (Havacılık) başlangıç kuvveti
- initial form
- başlangıçtaki şekil
- initial form
- öncül norm
- initial form
- ilk şekil
- initial glide
- (Dilbilim) baştaki yarı ünlü
- initial heading
- (Askeri) İLK BAŞ, İLK ROTA: Hızlama (rating) devresi başlangıcında, astro cayro yönelme sırasında tutulan baş
- initial hospital admission
- (Askeri) HASTANEYE İLK KABUL: Hastanın doğrudan doğruya veya, hastanesi bulunmayan bir tıbbi tesisten nakil suretiyle bir hastaneye ilk kabulü
- initial insomnia
- (Pisikoloji, Ruhbilim) başlangıç uykusuzluğu
- initial inspection
- ön denetim
- initial investment
- (Ticaret) başlangıçtaki yatırım
- initial issue
- (Askeri) İLK DAĞITIM: Yeni celpler ve yeni faaliyete geçirilen teşkilatlar dahil, bir şahıs veya teşkilata daha evvel verilmeyen malzemenin dağıtımı ve yeni tasvip edilen malzeme kalemlerinin dağıtımı
- initial joint command, control, and communications system; Integrated Joint Comm
- (Askeri) ilk müşterek komuta, kontrol ve muhabere sistemi; Birleştirilmiş Müşterek Komuta, Kontrol ve Muhabere Sistemi
- initial lead
- (Askeri) ÖNLEME, ÖNLEME AÇISI: Hareket halindeki bir hedefe ateş edileceği zaman; hedefin ilerisinde, yukarısında veya aşağısında silahın tevcih edildiği nokta ile hedef arasındaki açı, merminin havada uçuşu esnasında, hedefin katedeceği mesafeye tekabül eder
- initial liquor
- (Tekstil) başlangıç banyosu
- initial listing
- (Ticaret) ilk kotasyon
- initial listing fee
- (Politika, Siyaset) kota alma harcı
- initial loss
- (Çevre) başlangıç kayıpları
- initial magmatic phase
- başlangıç magmatik faz
- initial mass
- (Askeri) İLK KİTLE (HV.): Bir roketin kalkış anındaki kitlesi
- initial mass
- (Askeri) ilk kitle
- initial master
- (Bilgisayar) başlangıç yöneticisi
- initial norm
- öncül norm
- initial objective
- (Askeri) İLK HEDEF: Bak. "objective"
- initial operation
- (Askeri) İLK HAREKAT: Harbin ilk safhalarında başarılması gereken ve düşman kaynaklarının yıpratılması için ilk darbeyi teşkil eden görevler. Hava savunma tedbirleri ile misilleme tedbirleri (retaliatory measures), memleket dışı üslerin (outlying bases) kuvvetlendirilmesi, stratejik yayılmalar (strategic deployment) ve diğer tedbirler bu görevler arasındadır
- initial operation
- (Askeri) ilk harekat
- initial operational capability
- (Askeri) İLK İŞLETME KABİLİYETİ, İLK HAREKAT KABİLİYETİ: Kabul edilmiş belirli özellikleri bulunan ve gereken şekilde eğitilmiş, teçhiz edilmiş ve desteklenmiş bir askeri birlik veya kuvvet tarafından kullanılan veya çalıştırılan bir silah, malzeme kalemi veya sistemi kullanma kabiliyetine ilk ulaşma
- initial operational capability date
- (Askeri) İLK HAREKAT KABİLİYETİNE ULAŞMA TARİHİ: Muharebe füze birliğinin; muharebe görevini yerine getirmesine imkan verecek şekilde, ilk teçhiz edildiği, eğitildiği ve lojistik desteğinin tesis edildiği tarih. İlk harekat kabiliyeti tarihinin, her yeni füze sisteminde, muharebe teçhizatının, onarım parçalarının, bakım teçhizatının ve yayımların verilmesi ve yetişmiş personelle ikmali bakımından, bir gaye tarihi ile ortak rolü vardır
- initial operational tasks
- (Askeri) İLK HAREKAT GÖREVLERİ: Bak. "tasks"
- initial path sweeping
- (Askeri) ilk yol temizlemesi
- initial path sweeping
- (Askeri) İLK YOL TEMİZLEMESİ: Deniz mayın harbinde, müteakip mayın tarama gemileri için tehlike arzeden mayınlı bir bölgenin içinden yol açma amacıyla yapılan ilk tarama
- initial phase
- (Denizbilim) başlangıç evresi
- initial phoneme
- (Dilbilim) önses
- initial photo interpretation report
- (Askeri) ilk fotoğraf kıymetlendirme raporu
- initial photo interpretation report
- (Askeri) İLK FOTOĞRAF YORUM KIYMETLENDİRME RAPORU: Müşterek Taktik Hava keşif/gözetleme görev raporunu takip eden, görevin yapılması nedeni olan özel ihtiyaçlara cevap olacak yeni görüntünün ilk okuma sonuçlarını sunan birinci aşama yorum raporu
- initial planning conference; interagency planning cell
- (Askeri) ilk planlama konferansı; birimler arası planlama hücresi
- initial point
- (Askeri) YÜRÜYÜŞ ÇIKIŞ NOKTASI: Çeşitli tali bölümlerinin birbiri arkasından gelmeleri ile bir yürüyüş kolu veya bu kola ait unsurun teşekkül ettiği ve hareketi emreden komutanın kontrolu altına girdiği bir yer
- initial point
- (Askeri) (NATO) İLK NOKTA: Hareket halindeki bir hedefin, bir kıymetlendirme planı üzerinde tespit edildiği ilk nokta
- initial point; initial position; instructor pilot; Internet Protocol
- (Askeri) ilk nokta; ilk durum; eğitmen pilot; Internet Protokolü
- initial position error
- (Askeri) ilk konum hatası
- initial premium
- (Sigorta) başlangıç primi
- initial pressure
- ilk basınç
- initial pressure
- başlangıçtaki basınç
- initial prestress
- (İnşaat) başlangıç öngerilmesi
- initial programmed interpretation report
- (Askeri) İLK PROGRAMLI YORUM KIYMETLENDİRME RAPORU: Programlı görev hedefleri veya halihazırda bu hedeflerin yanında teşhis edilebilen diğer hayati istihbarat bilgisi hakkında bilgi sağlayan (başka yerde yayımlanmamış) standart görüntü yorum raporu
- initial provisioning
- (Askeri) ilk tedarik işlemi
- initial provisioning
- (Askeri) İLK TEDARİK İŞLEMİ: Bir maddenin bir başlangıç hizmet devresi için desteklenmesini ve elde bulundurulmasını temin maksadıyla (yedek parça ve onarım parçaları, özel aletler, deney teçhizatı ve destek malzemesi nevinden) gerekli madde çeşit ve miktarının tespit işlemi. Bu işlem safhaları; ikmal kalemlerinin tanıtılmasını, katalog, teknik talimname ve istihkak çizelgelerinin hazırlanması için bilgilerin tespitini ve lüzumlu destek maddelerinin, ilk nihai maddelerle birlikte teslimini temin için talimatların hazırlanmasını içine alır
- initial pulse
- (Nükleer Bilimler) başlangıç (ilk) darbe
- initial radiation
- (Askeri) ilk radyasyon
- initial radiation
- (Askeri) İLK RADYASYON, BAŞLANGIÇ RADYASYONU: Bir nükleer infilakla birlikte, infilakın sebep olduğu ateş topundan yayılan nükleer radyasyon, ani radyasyon. Bu radyasyon; infilak anında yayılan nötron ve gamma ışınları ile, yükselen ateş topu ve duman sütununun yaydığı alfa, beta ve gamma ışınlarını ihtiva eder. Artık radyasyonun aksine olarak, yer yüzündeki insan ve eşya üzerine dağılması, kaynağın (nükleer buluttaki maddelerin) yükselen bulut tarafından, arzın tesirli radyasyon menzili dışına çıkarılması ile sona erer. Bak. "induced radiation", "residual radioactivity"
- initial radiation
- (Askeri,Çevre) başlangıç radyasyonu
- initial rain
- (Tarım) ön yağış