We have to get ready for Tom's visit.
- Tom'un ziyareti için hazır olmak zorundayız.
It is correct to say that psychological readiness is important in this therapy.
- Bu terapide, psikolojik olarak hazır olmanın gerekliliğini söylemek doğru olur.
Dinner is almost ready.
- Akşam yemeği hazır olmak üzeredir.
She packed yesterday, so as to be ready early today.
- Bugün erkenden hazır olmak için dün eşyalarını topladı.