given to imagining; full of images, fancies, etc

listen to the pronunciation of given to imagining; full of images, fancies, etc
İngilizce - Türkçe

given to imagining; full of images, fancies, etc teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

imaginative
hayal gücü kuvvetli
imaginative
tasavvurlu
imaginative
fıtrî tahayyüle malik olan
imaginative
{s} hayalci
imaginative
{s} yaratıcı

O, çok yaratıcı bir yazardır. - He is a very imaginative writer.

Tom çok yaratıcı değil. - Tom isn't very imaginative.

imaginative
hayal gücu kuvvetli
imaginative
{s} hayal ürünü
imaginative
{s} hayali
imaginative
{s} hayalperest

Tom çok hayalperest bir yazar. - Tom is a very imaginative writer.

Hayalperest bir çocuktu. - He used to be an imaginative boy.

imaginative
imaginatively hayal gücüne dayanarak
imaginative
{s} iyi planlanmış
imaginative
{s} imgesel
İngilizce - İngilizce
imaginative
given to imagining; full of images, fancies, etc