Benimle gelseydiniz mutlu olurdum.
- I'd be delighted if you'd come with me.
Onun başarısını duymaktan mutlu olduk.
- We were delighted to hear of his success.
İnsanların keyifli olduklarını düşünüyorum.
- I think people are delighted.
Tom onu duyduğuna hoşnut olacak.
- Tom will be delighted to hear that.
Çin kültürü ile ilgili her zaman hoşnuttum.
- I've always been delighted with the chinese culture.
Onlar sanki müzikten büyülenmiş gibi sessiz oturdular.
- They sat still as if they were charmed by the music.
Onların hepsi onun şarkısı tarafından büyülendi.
- They were all charmed by her song.
Beni büyüledin, aşkım.
- You captivated me, dear.
Sami, Leyla'dan büyüleniyordu
- Sami was enthralled with Layla.