We walked along side by side.
- Biz yan yana yürüdük.
The two houses stand side by side.
- İki ev yan yana durur.
The two houses stand alongside of each other.
- İki ev yan yana duruyor.
I worked alongside Tom.
- Tom'la yan yana çalıştım.
You're by my side; everything's fine now.
- Yanımdasın; şimdi her şey iyi.
I took sides with them in the argument.
- Ben, bu tartışmada onların yanında yer aldım.
I've got a pain in my side.
- Yan tarafımda bir ağrı var.
She felt a pain in her side.
- O, yan tarafında bir ağrı hissetti.
Tom stayed on the sideline.
- Tom yan çizgide kaldı.