The number pi is approximately equal to 3.14 or 22/7. Its symbol is π.
- Pi sayısı, yaklaşık olarak 3,14 ya da 22/7'ye eşdeğerdir. Sembolü π'dir.
Disconnect the power cable from the modem, wait for approximately one minute, then reconnect the cable.
- Enerji kablosunu modemden ayır, yaklaşık bir dakika bekle, sonra kabloyu tekrar bağla.
In the Tokyo stock market, stocks of about 450 companies are traded over the counter.
- Tokyo borsasında, yaklaşık 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.
The dictionary contains about half a million words.
- Sözlük, yaklaşık yarım milyon kelime içeriyor.
This work was painted circa 1650.
- Bu tablo yaklaşık 1650'de yapıldı.
The number pi is approximately equal to 3.14 or 22/7. Its symbol is π.
- Pi sayısı, yaklaşık olarak 3,14 ya da 22/7'ye eşdeğerdir. Sembolü π'dir.
A person's heart is approximately the same size as their fist.
- Bir insanın kalbi, yaklaşık olarak yumruğuyla aynı boyuttadır.
I still have an hour or so before my next appointment.
- Bir sonraki randevumdan önce hâlâ yaklaşık bir saatim var.
You can buy it for a thousand yen or so.
- Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
Tom will be back around 2:30.
- Tom yaklaşık 2.30 civarında geri dönecek.
My older brother started to take interest in Japanese folk songs when he was around 12 years old.
- Benim abim yaklaşık 12 yaşındayken Japon halk şarkılarına ilgi duymaya başladı.
Roughly speaking, there were about 30 people in the bus.
- Kabaca konuşursak, otobüste yaklaşık 30 kişi vardı.
Asia is roughly four times the size of Europe.
- Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.
She's more or less my age.
- O yaklaşık olarak benim yaşımda.
Tom is just about your age.
- Tom yaklaşık senin yaşında.
With all your money, you should be able to buy just about anything you want.
- Tüm paranla, yaklaşık olarak istediğin her şeyi alabilmen gerekir.
I can't quite figure out what that chord around 1:58 is. Can somebody help me out?
- Yaklaşık 1:58'lik o akordun ne olduğunu tam anlayamıyorum. Birisi bana yardım edebilir mi?
Something horrible happened about three hours ago.
- Yaklaşık üç saat önce berbat bir şey oldu.