Dogs breathe approximately 30 times a minute.
- Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.
The bridge is approximately a mile long.
- Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.
I have about 5,000 yen.
- Benim yaklaşık 5,000 yenim var.
Tsez is a Northeast Caucasian language spoken by about 15,000 people in Dagestan.
- Tsez dili, Dağıstan'da yaklaşık 15.000 kişi tarafından konuşulan bir Kuzeydoğu Kafkasya dilidir.
This work was painted circa 1650.
- Bu tablo yaklaşık 1650'de yapıldı.
Dogs breathe approximately 30 times a minute.
- Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.
The bridge is approximately a mile long.
- Köprü yaklaşık bir mil uzunluğunda.
I still have an hour or so before my next appointment.
- Bir sonraki randevumdan önce hâlâ yaklaşık bir saatim var.
You can buy it for a thousand yen or so.
- Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
The mailman comes around every three days.
- Postacı yaklaşık üç günde bir gelir.
The family moved from their native Germany to Chicago around the year 1830.
- Yaklaşık 1830 yılında, aile anayurdu Almanya'dan Şikago'ya taşındı.
He estimates that the new house will cost roughly thirty million yen.
- O, yeni evin yaklaşık otuz milyon yene mal olacağını tahmin ediyor.
Roughly speaking, there were about 30 people in the bus.
- Kabaca konuşursak, otobüste yaklaşık 30 kişi vardı.
She's more or less my age.
- O yaklaşık olarak benim yaşımda.
Tom has just about everything a man could want.
- Tom yaklaşık olarak bir erkeğin isteyebileceği her şeye sahip.
We're just about finished with this job.
- Yaklaşık olarak bu işi bitirdik.
That charity is named after someone who contributed about two billion yen.
- O hayır kuruluşuna yaklaşık iki milyar yen bağışta bulunan birinin adı verildi.
This was built some 500 years ago.
- Burası yaklaşık 500 yıl önce yapıldı.