Rahiplerin eşleri yoktur.
- Priests don't have wives.
Onlar eski eşlerin masalları.
- Those are old wives' tales.
İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
- A good daughter will make a good wife.
Eşim de seni görmekten memnun olacak.
- My wife will be glad to see you, too.
Karısı hakkında şikâyet etmeden asla benimle görüşmez.
- He never sees me without complaining about his wife.
Karısıyla İnternet üzerinden tanıştı.
- He met his wife online.
She's my wife. O benim karım.
Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.
- An ugly wife is a good fence around the garden.
Sessiz olabilen bir bayan eş Tanrının bir armağanıdır.
- A wife who can be quiet is a gift of God.
Hiç hak etmediği, harika bir kadın olan karısından bıkmıştı.
- He was bored with his wife, an excellent woman he didn't deserve.
Sanırım, o kadın onun karısıdır.
- That woman is his wife, I think.
A new wife for the gander is introduced into the pen.