unusual appearance or effect

listen to the pronunciation of unusual appearance or effect
English - Turkish

Definition of unusual appearance or effect in English Turkish dictionary

accident
{i} kaza

O çalışırken bir kaza yaptı. - While working, he had an accident.

O çalışırken bir kaza yaptı. - He had an accident while working.

accident
{i} kaza (kötü olay)
accident
{i} rastlantı

Bu, rastlantı değildi. - This was no accident.

Bu keşif tamamen rastlantıydı. - That discovery was quite accidental.

accident
(Bilgisayar,Teknik) ilinek
accident
kazara

Dün gece restoranda kazara benim öğretmenimle karşılaştım. - I met my teacher by accident at the restaurant last night.

Tom havuçları dilimlerken kazara elini kesti. - Tom accidentally cut his hand when he was slicing carrots.

accident
raslantı

Karşılaşmamız oldukça raslantıydı. - Our meeting was quite accidental.

accident
{i} tesadüf

Ben onun hakkında tamamen tesadüfen öğrendim. - I only found out about it purely by accident.

Onu tanımam tamamen tesadüftü. - It was pure accident that I came to know her.

accident
{i} beklenmedik olay
accident
{i} araz
accident
(Tıp) Arıza, araz, aksidan
accident
{i} (Felsefe) ilinek, araz
English - English
accident
unusual appearance or effect

    Hyphenation

    u·nu·su·al ap·pear·ance or ef·fect

    Turkish pronunciation

    ınyujuıl ıpîrıns ır ıfekt

    Pronunciation

    /əˈnyo͞oᴢʜo͞oəl əˈpərəns ər əˈfekt/ /əˈnjuːʒuːəl əˈpɪrəns ɜr əˈfɛkt/
Favorites