to continue or proceed as before

listen to the pronunciation of to continue or proceed as before
English - Turkish

Definition of to continue or proceed as before in English Turkish dictionary

carry on
sürdürmek
carry on
devam ettirmek
carry on
peşini bırakmamak
carry on
(deyim) [kd] flort etmek
carry on
(deyim) [kd] tartismak ,sorun cikarmak. a carry-on tartisma
carry on
oynaşmak
carry on
korte etmek
carry on
ilişkisi olmak
carry on
düşüp kalkmak
carry on
(deyim) homurdanmak
carry on
(deyim) mızmızlanmak
carry on
şamata etmek
carry on
kırıştırmak
carry on
sürdür

Kalmaya ve babasının işini sürdürmeye karar verdi. - He decided to stay and carry on his father's business.

Konuşmayı böylesine gürültülü bir odada sürdüremeyiz. - We can not carry on conversation in such a noisy room.

carry on
devam etmek

Devam etmekten başka seçeneğimiz yok. - We have no choice but to carry on.

carry on
(kızgınlıktan) bağırıp çağırmak; (kederden) fenalıklar geçirmek
carry on
with - (biriyle) gayrimeşru bir ilişki içinde olmak, aşna fişne olmak
carry on
(Fiili Deyim ) 1- sürdürmek , yapmak 2- -e devam etmek 3- yönetmek , yürütmek
carry on
sızlanıp durmak; (kızgınlıktan) bağırıp çağırmak
English - English
carry on

I'll be gone for a few days, but I hope you will carry on in my absence.

to continue or proceed as before

    Hyphenation

    to con·tin·ue or pro·ceed as be·fore

    Turkish pronunciation

    tı kıntînyu ır prōsid äz bîfôr

    Pronunciation

    /tə kənˈtənyo͞o ər prōˈsēd ˈaz bəˈfôr/ /tə kənˈtɪnjuː ɜr proʊˈsiːd ˈæz bɪˈfɔːr/
Favorites