Turkish - English
Definition of takvi̇ye in Turkish English dictionary
- takviye
- reinforcement
The commander called reinforcements up.
-Komutan, takviye kuvvetlerini çağırdı.
General Andrews sent for more reinforcements to stave off the enemy troops.
-General Andrews düşman askerlerini savmak için daha fazla takviye gönderdi.
- takviye
- consolidation
- takviye
- recruitment
- takviye
- fortification
- takviye
- strengthening; reinforcement
- takviye
- fortifier
- takviye
- strengthening
- takviye
- backing
- takviye
- (Askeriye) reinforcement, additional unit of troops
- takviye
- support
- takviye
- supply
- takviye etme
- to reinforce
- takviye banyosu
- replenishing liquor
- takviye edici
- strengthening
- takviye edici şey
- strengthener
- takviye edilmiş
- fortified
- takviye etmek
- back
- takviye etmek
- consolidate
- takviye etmek
- support
- takviye etmek
- reinforce
- takviye etmek
- consolidation
- takviye etmek
- confirm
- takviye etmek
- to reinforce, to consolidate
- takviye etmek
- strengthen
- takviye etmek
- to strengthen; to reinforce
- takviye etmek
- fortify
- takviye etmek
- (Hukuk) consolidate, reinforce
- takviye iskeleti
- truss
- takviye kirişi
- stringer
- takviye kuvvetleri
- reinforcements
The commander called reinforcements up.
-Komutan, takviye kuvvetlerini çağırdı.
- takviye levhası
- reinforcing plate
- takviye parçası
- reinforcement
- takviye plakası
- backing plate
- takviye sulaması
- supplemental irrigation
- takviye çerçeve
- (İnşaat,Teknik) reinforcing frame
- tamir-takviye çalışması
- (Çevre) repair and strengthening works
- tampon takviye kirişi
- headstock strengthening plate
- tampon takviye parçası
- (Otomotiv) bumper support strap
- takviye
- padding
- takviye
- (Askeri) sustenance
- takviye
- (Askeri) augmentation
- takviye
- replenishing
- takviye
- reinforcing
- takviye
- brace
- takviye
- stay
- takviye
- buildup
- takviyeler
- resupplied
- Hava Kuvvetleri sözleşme takviye programı; Silahlı Kuvvetler sözleşme takviye pr
- (Askeri) Air Force contract augmentation program; Armed Forces contract augmentation program
- boyuna takviye
- longitudinal bracing
- enine takviye
- sway bracing
- enine takviye
- nogging
- genel destek-takviye
- (Askeri) general support-reinforcing
- indirme takviye kademesi
- (Askeri) follow-up echelon
- lojistik sivil takviye programı (Kara Kuvvetleri)
- (Askeri) logistics civilian augmentation program (Army)
- müşterek teknik takviye hücresi; müşterek terminal taarruz kontrolörü; Müşterek
- (Askeri) joint technical augmentation cell; joint terminal attack controller; Joint Terrorism Analysis Center
- ticari gemi deniz takviye programı
- (Askeri) merchant ship naval augmentation program
- uzunlamasına takviye
- longitudinal bracing
- yabancı dahili savunma kadro takviye kuvveti
- (Askeri) foreign internal defense augmentation force
- yatay takviye
- horizontal bracing
- yatay takviye
- horizontal stiffening
- çapraz takviye
- angle brace
- çelik takviye
- steel reinforcement
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of takvi̇ye in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) Kuvvetlendirmek
- (Osmanlı Dönemi) Kuvvetlendirilmek
- takviye
- Sağlamlaştırma, kuvvetlendirme, berkitme, pekiştirme
- takviye
- (Osmanlı Dönemi) destekleme, kuvvetlendirme
- takviye
- Yardımcı kuvvet, destek
- takviye etmek
- Sağlamlaştırmak, kuvvetlendirmek, desteklemek
Related Terms
English - Turkish
Definition of takvi̇ye in English Turkish dictionary
- strengthening kuvvetlendirme, güçlendirme; takviye etme
- kuvvetlendirici, güçlendirici