kuvvetlendirmek

Turkish - English

Definition of kuvvetlendirmek in Turkish English dictionary: fortify; beef up; recruit; tone up; shore; brace; (Dilbilim) hot up; (Dilbilim) soup up; reinforce; amplify; build-up; strengthens; built-up; strengthen; corroborate; stiffen; (Hukuk) strengthen, intensify, reinforce; build up; support; brace up; confirm; intensify; to strengthen, to fortify, to brace güçlendirmek; boost; undergird; imp; exalt; hop up; invigorate; sharpen; solidify
kuvvetlendirme: reinforcement
kuvvetlendirme: (Ticaret) consolidation
kuvvetlendirme: enriching
kuvvetlendirme: (Mekanik) reinforce
kuvvetlendirme: enterprise
kuvvetlendirme: amplification
kuvvetlen: get strong
kuvvetlen: gotten strong
kuvvetlen: got strong
kuvvetlendirme: accentuation
kuvvetlendirme: intensification
kuvvetlendirme: strengthening
kuvvetlendirme: invigoration
kuvvetlendirme: fortifying
alkolle kuvvetlendirmek: fortify
kuvvetlendirme: fortification
kuvvetlendirme: enrichment
sinirlerini kuvvetlendirmek: innervate

Turkish - Turkish

Definition of kuvvetlendirmek in Turkish Turkish dictionary: Güçlenmesini sağlamak, gücünü artırmak; Güçlenmesini sağlamak, gücünü artırmak: "Garp medeniyetine girmek ve Türk harsını kuvvetlendirmek, Türkçülüğün ikiz çocuklarıdır."- O. S. Orhon; (Osmanlı Dönemi) TAKVİYE; (Osmanlı Dönemi) KUT; (Osmanlı Dönemi) IDTILA'
kuvvetlendirme: Kuvvetlendirmek işi

kuvvetlendirmek

Hyphenation

kuv·vet·len·dir·mek

History

Favorites