Bu ülkeyi yine ulu yapmak için ileri görüşlü bir öndere ihtiyacımız var.
 - We need a forward-looking leader to make this country great again.
Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.
 - Throughout my life, I've had the great pleasure of travelling all around the world and working in many diverse nations.
Tom ekranda ne oynarsa oynasın, muhteşem görünüyor.
 - No matter what he plays on the screen, Tom looks great.
Bu kravatın o gömlekle muhteşem uyacağını düşünüyorum.
 - I think this tie will go great with that shirt.
İtalya'da yemekler harikaydı.
 - The food was great in Italy.
Sonunda harika bir çözüm buldum.
 - I finally came up with a great idea.
Cılız bir kıvılcım kocaman bir aleve dönüşebilir.
 - A tiny spark may become a great flame.
Kocasının bir kazada hayatını kaybettiği haberi ona büyük bir şok oldu.
 - The news that her husband had been killed in an accident was a great shock to her.
Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi.
 - Eleanor though the daughter of a king and brought up in the greatest luxury determined to share misfortune with her husband.
Bu sorun çok önemlidir.
 - This matter is of great importance.
Vergi artışları hayatlarımızı önemli ölçüde etkiledi.
 - The tax increases affected our lives greatly.
Aşağıdaki talimatlarda çok iyi değilim.
 - I'm not so great at following directions.
O kayakta çok iyidir.
 - She is great at skiing.
Avukatın müthiş profesyonel yeteneği sayesinde çok sayıda müvekkili var.
 - Because of his great professional skill, the lawyer has a large number of clients.
Zaman müthiş bir öğretmendir, ama ne yazık ki tüm öğrencilerini öldürür.
 - Time is a great teacher, but unfortunately it kills all its pupils.
Senin harika yeteneğin var. Sen gerçekten yeteneklisin.
 - You have great talent. You are truly gifted.
İstasyonda biletimi bulurken büyük zorluk yaşadım.
 - I had great difficulty in finding my ticket at the station.
Onun birden istifade etmiş olması, bizim için büyük sürpriz.
 - To our great surprise, he suddenly resigned.
Sadece en iyi malzemeleri kullanmak için büyük özen gösterilmiştir.
 - Great care has been taken to use only the finest ingredients.
İyi sağlık büyük bir nimettir.
 - Good health is a great blessing.