O yüksek bir maaş alır.
 - He gets a high salary.
Tom Mary'ye iki haftalık maaş avansı verdi.
 - Tom advanced Mary two week's salary.
Emekli olduğunda büyük bir aylık kazanmıyordu.
 - He wasn't earning a large salary when he retired.
Küçük bir aylıkla geçinebilirim.
 - I manage to get along on a small salary.
Avustralya'da asgari ücret nedir?
 - What's the minimum salary in Australia?
İşçiler ücret artışı istediler.
 - The workers pushed for a raise in salary.
Bazı insanların ilgisini çekmeyebilir fakat maaşlı bir adam kalmayı tercih ediyorum; Geçinmek için çok fazla kaygılanmak zorunda değilim.
 - It may not appeal to some, but I prefer to remain a salaried man; I don't have to worry so much about making both ends meet.
... lt's like getting your salary paid once a year. ...