sıtmalı

listen to the pronunciation of sıtmalı
Turkish - English
Turkish - Turkish
Sıtmaya tutulmuş (kimse)
SITMALI
Sıtmaya tutulmuş (kimse): "Bunların ikisi güzelce idi, ama pek zayıf ve sıtmalı idiler."- Ö. Seyfettin
SITMALI
Sıtmanın salgın denecek kadar çok görüldüğü (yer)
SITMA
Anofel türü sivrisineğin sokmasıyla insandan insana bulaşan, titreme, ateş ve ter nöbetleriyle kendini gösteren bir hastalık, malarya: "Sıtma, bir on beş gün içinde beni, çocuğa döndürmüştü."- S. F. Abasıyanık
Sıtma
(Osmanlı Dönemi) RUHDA'
Sıtma
malarya
Sıtma
cofar
Sıtma
ısıtma
Sıtma
humma
Sıtma
teb
Sıtma
(Osmanlı Dönemi) HÜMMA
sıtma
Anofel türü sivrisineğin sokmasıyla insandan insana bulaşan, titreme, ateş ve ter nöbetleriyle kendini gösteren bir hastalık, malarya
sıtmalı
Favorites