Words fly away, the written remains.
- Söz uçar, yazı kalır.
Words fly, texts remain.
- Söz uçar, yazı kalır.
We stayed overnight in Hakone.
- Bir geceliğine Hakone'de kaldık.
I can't stay here forever.
- Sonsuza dek burada kalamam.
A man named George was staying at a hotel.
- George adında bir adam bir otelde kalıyordu.
I'm now staying at my uncle's.
- Şu an amcamın evinde kalıyorum.
Let's quickly finish the remaining work and go out for some drinks.
- Kalan işi çabucak bitirelim ve dışarı biraz içmeye gidelim.
There were few students remaining in the classroom.
- Sınıfta kalan çok az sayıda öğrenci vardı.
Words fly away, the written remains.
- Söz uçar, yazı kalır.
The hotel remains closed during the winter.
- Otel kış boyunca kapalı kalır.
Çocukların isteklerini kal'e almadılar.
I had neither the time to go shopping, nor to say goodbye to my mother.
- Ne alışveriş etmek ne de anneme hoşça kal demek için zamanım vardı.
She left the room without saying goodbye.
- Hoşça kal demeden odadan ayrıldı.