in fact, practically; truthfully

listen to the pronunciation of in fact, practically; truthfully
English - Turkish

Definition of in fact, practically; truthfully in English Turkish dictionary

actually
fiilen
actually
aslında

Ve aslında bu projenin herkese ihtiyacı var. - And actually, this project needs everyone.

İster inanın ister inanmayın, ben aslında resim çizebilirim. - Believe it or not, I can actually draw.

actually
sahi

Tom aslında üç tekneye sahiptir. - Tom actually owns three boats.

Sahiden hiç Tayland yemeği denedin mi? - Have you actually ever tried Thai food?

actually
doğrusu
actually
sahiden

Sahiden hiç Tayland yemeği denedin mi? - Have you actually ever tried Thai food?

actually
hani
actually
aslına bakılırsa

Birçok insan tembeldir. Aslına bakılırsa ben de tembelim. - A lot of people are lazy. Actually, I'm lazy too.

Ben aslına bakılırsa asla burada daha önce olmadım. - I've never actually been here before.

actually
asıl
actually
bizatihi
actually
aslına bakarsak

Aslına bakarsak ben bile Tom'la tanışmadım. - I actually haven't even met Tom.

actually
gerçekten

Tom gerçekten bir hayalet gördüğünü söylüyor. - Tom says he has actually seen a ghost.

Para gerçekten ödenildi mi? - Was the money actually paid?

actually
hakikaten
actually
gerçekte

Para gerçekten ödenildi mi? - Was the money actually paid?

Bilgisayarlar gerçekten edebi eserleri çevirebilir mi? - Can computers actually translate literary works?

English - English
actually
in fact, practically; truthfully
Favorites