Tom çılgınca mücadele etti.
- Tom struggled frantically.
Tom telefonunda çılgınca mesaj atıyor.
- Tom is texting frantically on his phone.
Sizin fikirleriniz bir bakıma doğru.
- Your opinions are right in a way.
Bir bakıma, Susie anneme benziyor.
- In a way, Susie seems like my mother.