Silah ihracatı yasaklandı.
- Weapons export was prohibited.
Barack Obama, nükleer silahlarla ilgili uluslararası bir yasaklamayı hedefliyor, fakat tüm savaşlarda onlara karşı değil.
- Barack Obama is aiming for an international ban on nuclear weapons, but is not against them in all wars.
Kollarımın altında terledim.
- I perspired under the arms.
O beni kolumdan yakaladı.
- He caught me by the arm.
O, kolunu onun beline koydu.
- He put his arm around her waist.
O, bu günlerde onunla arasına mesafe koyuyor.
- She keeps him at arm's length these days.
Gemilerini silahlandırmak için izin istediler.
- They asked for permission to arm their ships.
Çin, silah programını modernleştirmek için çalışıyor.
- China is working to modernize its weapons program.
O, şemsiyesini bir silah olarak kullandı.
- He used his umbrella as a weapon.
Ordu cephaneliğini düşmana bıraktı.
- The army surrendered its arsenal to the enemy.
Bebek annesinin kucağında uykuya dalmıştı.
- The baby was sound asleep in her mother's arms.
Tom silahlı soygun için cezasını doldurdu.
- Tom did time for armed robbery.
Silah ihracatı yasaklandı.
- Arms export was prohibited.
Gemilerini silahlandırmak için izin istediler.
- They asked for permission to arm their ships.
... against another guy with an incredibly lethal weapon, ...
... obligations and develop an illicit nuclear program that could be used for a nuclear weapon, ...