English - Turkish
Definition of a set containing all points (or all real numbers) between two given endpoints in English Turkish dictionary
- interval
- (Mukavele) aralık; zaman
- interval
- aralık
Otobüsler 20 dakikalık aralıklarla çalışıyor.
-Buses are running at 20 minute intervals.
Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
-The volcano erupts at regular intervals.
- interval
- perde arası
- interval
- (Askeri) FASILA: İkili harf, kod grubu vesaireyi ihtiva eden şifreli bir metinde, iki grup arasında ve birinci grubun ilk ve müteakip grubun son birimi arasındaki açıklık. Bu açıklık bir birimle ifade edilir
- interval
- {i} ara
Ağaçlar otuz metre aralıkla ekilir.
-The trees are planted at intervals of thirty meters.
Toplantılar belli aralıklarla gerçekleştirildi.
-The meetings were held at intervals.
- interval
- iki ses arasındaki perde farkı
- interval
- {i} süre
- interval
- zaman zaman
- interval
- (Tekstil) açıklık ( aralık-ara )
- interval
- (Tıp) n.İki obje veya kısım arasındaki aralık, ara,fasıla, mesafe
- interval
- ara sıra
- interval
- fasılalarla
- interval
- {i} mesafe
- interval
- {i} müz. iki ses arasındaki perde farkı, enterval
Related Terms
English - English
Definition of a set containing all points (or all real numbers) between two given endpoints in English English dictionary
- interval
a set containing all points (or all real numbers) between two given endpoints
Hyphenation
a SET containing all points (or all re·al numbers) be·tween two giv·en endpointsPronunciation
Resimler
Favorites