Dan çok kısa bir süre için Linda'yla flört etti.
- Dan dated Linda for a very short period of time.
Ben bir süre için onun bakımını üstlendim.
- I looked after him for a period of time.
Otobüsler 20 dakikalık aralıklarla çalışıyor.
- Buses are running at 20 minute intervals.
Toplantılar belli aralıklarla gerçekleştirildi.
- The meetings were held at intervals.
Annem pantolonumu yamamak zorunda kaldı.
- My mother had to patch my pants.
Otobüsler 20 dakikalık aralıklarla çalışıyor.
- Buses are running at 20 minute intervals.
Toplantılar belli aralıklarla gerçekleştirildi.
- The meetings were held at intervals.
The world economy had a rough patch in the 1930s.
... But obviously we're in a period of time right now where the ...
... America. It's been growing about 12 percent per year over a long period of time. I want ...