dolayısı

listen to the pronunciation of dolayısı
Türkçe - İngilizce

dolayısı teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

dolayı
because

I could not go to the party because of illness. - Hastalıktan dolayı partiye gidemedim.

Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home. - Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.

dolayısı ile
because of
dolayı
due to

A lot of buildings collapsed in Japan due to the earthquake yesterday. - Dün Japonya'da bir sürü bina deprem dolayısıyla yıkıldı.

Claude, an autotropic boy in my class whose skin is green due to chlorophyll, dreams of foresting the moon. - Claude; sınıfımda klorofil dolayısıyla yeşil tenli olan ototrofik bir çocuk, ayın ormanlaşmasını hayal ediyor.

dolayı
out of

As I'm not good at swimming, I avoid swimming out of my depth. - Yüzmede iyi olmadığımdan dolayı, boyumu aşan yerlerde yüzmekten kaçınırım.

His wife has started to work out of necessity. - Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır.

dolayı
for

Claude, an autotropic boy in my class whose skin is green due to chlorophyll, dreams of foresting the moon. - Claude; sınıfımda klorofil dolayısıyla yeşil tenli olan ototrofik bir çocuk, ayın ormanlaşmasını hayal ediyor.

Because I live near the school, I come home for lunch. - Okula yakın yaşadığımdan dolayı,öğle yemeği için eve geliyorum.

dolayı
seeing

I gave up the idea of seeing the sights of the city because of the bad weather. - Kötü havadan dolayı şehrin görülmeye değer yerlerini görme fikrinden vazgeçtim.

dolayı
{e} from

Black Americans continued to suffer from racism. - Siyah Amerikalılar, ırkçılıktan dolayı acı çekmeye devam ettiler.

We took shelter from the rain under a tree. - Biz yağmurdan dolayı bir ağacın altında sığındık.

dolayı
since

I'm pretty hungry since I haven't eaten since early this morning. - Bu sabah erken saatlerden beri yemek yemediğimden dolayı oldukça açım.

Since he was tired, he went to bed. - Yorgun olduğundan dolayı, yatmaya gitti.

dolayı
because of

Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home. - Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.

We can't sleep because of the noise. - Gürültüden dolayı uyuyamıyoruz.

dolayı
by virtue of

She became rich by virtue of hard work and good business sense. - O sıkı çalışma ve iyi iş duygusundan dolayı zengin oldu.

dolayı
owing to

She was absent from school owing to sickness. - O, hastalığından dolayı okulda yoktu.

dolayı
because of, on account of, due to
dolayı
inasmuch as
dolayı
because of, on account of, due to, owing to
dolayı
surroundings
dolayı
on account of

I was late on account of an accident. - Kazadan dolayı geç kaldım.

I was late for school on account of an accident. - Ben bir kazadan dolayı okula geç kaldım.

dolayı
whereat
dolayı
virtue

She became rich by virtue of hard work and good business sense. - O sıkı çalışma ve iyi iş duygusundan dolayı zengin oldu.

dolayı
due

Classes have been suspended due to floods. - Selden dolayı dersler ertelendi.

Claude, an autotropic boy in my class whose skin is green due to chlorophyll, dreams of foresting the moon. - Claude; sınıfımda klorofil dolayısıyla yeşil tenli olan ototrofik bir çocuk, ayın ormanlaşmasını hayal ediyor.

Türkçe - Türkçe

dolayısı teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

Dolayı
(Osmanlı Dönemi) MÜTERETTİB
dolayı
Dolay, çevre
dolayı
Ötürü, yüzünden, sebebiyle
dolayı
Pehlivanlar güreşecek. Şehirden, dolayı köylerden çağrılanlar geliyorlar."- M. Ş. Esendal
dolayı
Ötürü, yüzünden, sebebiyle: "Daha dün bu sözümden dolayı okşuyorlardı."- R. H. Karay. Çevrede, etrafta bulunan: "Atlar koşacak